Tarık Toros
(Gazeteci - Hemşehrisi)
Ben Tarsusluyum. Anne tarafı, baba tarafı geriye doğru en az 7 göbek böyle. Gencecik bir kadın Tarsus cezaevinde göz göre göre öldürüldüğünde hemşehrilerimin bundan haberi yoktu. Ve benim binlerce kilometre ötede ilk hissettiğim derin bir utanç duygusu oldu. 33 yaşındaydı. 15 yıldır SLE hastasıydı. Kelebek hastalığı olarak da bilinen, organları tahrip eden bir tür bağışıklık sistemi bozukluğu. Suçu, yakını cezaevinde olan dışardaki mağdurlara yardım etmekti. İçli köfte yapıp sattığı için gözaltına alınan 80 kadından biriydi. 15 gün gözaltında tuttular.
REJİM ÖLÜME GÖTÜRDÜ
İlaçlarını vermediler, ibraz edilen raporları kaybettiler. Merkezi sinir sistemini de etkileyen ve sürekli kontrol/tedavi gerektiren bir rahatsızlığı vardı. Ne gözaltında ne de cezaevinde ilaçları verilmediği gibi hakkındaki kritik raporlara itibar eden olmadı. Her ay kontrol edilmesi gereken, ilaçlarını düzenli olarak alması gereken bu kadın, cezaevinde kaderine terk edildi. Hastaneye
sevk edilmedi. İlaçları temin edilip verilmedi. Yakınlarının çırpınması fayda etmedi. İki buçuk ay böyle geçti.
21 KIŞILIK KOĞUŞTA NEFES ALAMAZ DURUMDAYDI
21 kişilik koğuşta tutuluyordu. İhtiyaçlarını karşılayacak durumda değildi. Konuşmakta güçlük çekiyordu, derdini anlatacak hali dahi kalmamıştı. Koğuşta iki defa komaya girdi.
Bir defasında dili boğazına kaçtı, koğuş sakinleri müdahale edip onu boğulmaktan kurtardı. 25 Nisan 2018’de Mersin şehir has- tanesine sevk edildi. Aynı gün, tekrar cezaevine gönderildi. 3 gün sonra, 28 Nisan 2018 sabah saatlerinde vefat etti.
OHAL YÜZÜNDEN İŞİNDEN OLDU
Halime Gülsu, 2015 yılında üniversiteyi bitirip İngilizce öğretmeni olmuştu. Bir yıl geçmeden OHAL yüzünden işini kaybetti.
Babası yıllar önce vefat etmişti, yaşlı ve hasta olan annesine bakıyordu. Annesine vefat haberini bir gün boyunca haber veremediler.
Ölüm sebebi otopsi raporunda, “zamanın- da müdahale edilmediğinden kalp ve böbrek yetmezliğinden vefat” diye yazıyordu. Cansız bedeni soğuk belediye tabutuyla morga kaldırıldı. Halime Gülsu, ruhunun ufkuna yürüyeli 4 yılı geçti. Neyle suçlandığını bilmiyordu, iddianamesi yoktu, mahkemesi görülmemişti. Şimdi Mersin Yenikent mezarlığında yatıyor. Ve ben halen büyük utanç içindeyim.
TARSUSLARIN BU UTANÇTAN HABERİ YOK
Memleketim Tarsus’taki cezaevinde: İşkence, çıplak arama, dayak haberleri ayyuka çıkmış durumda. Kimse ses vermiyor!
Tarsusluların bile haberi yok. Ayıptır, zulümdür, günahtır, utançtır! Cezaevlerinde on binlerce tutuklu, Halime Gülsu gibi suçsuz yere tutuluyor. Kapasite yetersiz, binlercesi hasta.
Yerde yatanlar, sağlıklı beslenemeyenler, ilaçları verilmeyenler, tedavisi yapılmayanlar var. Yüzlercesinin durumu kritik, derhal tahliyeleri gerekiyor. Sağlam girip tabutta tahliye olan nice örnek var. Halime Gülsu’nun ruhu huzura kavuştu belki. Gelgelelim katillerinin hesapları ağır olacak. Yaşadığım müddetçe davasını takip edeceğim. Ve bir gün memlekete yolum düşerse ilk onu ziyaret edeceğim.
Hüve’l Bâki.